SİGARA ve SES
Sigaranın sağlığa zararları sürekli uzmanlar tarafından anlatılmakta, sigara bağımlılığını azaltmak için sigara paketlerinin üzerine “sigara gırtlak kanseri nedenlerinden biridir” gibi yazılar yazılmakla kurukafa resimleri paketlerin üzerine yapıştırılmakla birlikte ülkemizde sigaraya bağlı gırtlak kanserli hastaların sayısında artma devam etmektedir. Editör arkadaşım benden sigaranın gırtlak ve ses tellerine zararlarıyla ilgili bir yazı yazmamı istediğine aslında hiç bugüne kadar sigara içmemiş bir insan olarak insanları bu alışkanlık yapıcı zehirden vazgeçirebilecek bir yazı yazabilir miyim diye düşündüm. Çünkü sigara benim için hiçbir ehemmiyet taşımayan basit bir konuydu, ancak gırtlağı sigaraya bağlı oluşan kanser nedeniyle alınan bir hastamın boynundaki bizim “trakeostoma” dediğimiz delikten hala sigara dumanını içine çekmek için çaba sarf etmesi ne kadar büyük ve önemli bir düşmanla karşı karşıya olduğumu bana bir kez daha hatırlattı.
Sigara içimini takiben duman ilk olarak ağız ve ağız içindeki dil, dişle temas ettikten sonra bu sıcak zehirli duman aşağılara doğru ilerlerken bu bölgedeki en hassas organlardan biri ile ses tellerimizle temas eder. Ses tellerinin organ olarak hassas olmasının yanı sıra sesin dış dünyayla bir insanın temasını sağlaması ve böylece sosyal toplumun bir parçası olmasını sağlaması açısından da çok önemlidir. Sıcak dumanın ses tellerinin kurumasına ve konuşma sırasında daha fazla tahrişine sebep olması bile bu dokunun üzerini örten epitelyum dediğimiz dokuda bir hücrenin kanserleşmesine veya kanser öncüsü bir dokuya dönüşmesine sebep olabilir. Bu mikroskopla bile zor görülen hücredeki kanserleşme hızla çoğalır ve vücudun önleyemediği bir mekanizmayla sağındaki solundaki hücreleri iterek yiyerek yok ederek büyümeye başlar. Kişinin sesini kaybetmesi ve hatta hayatını kaybetmesine sebep olabilecek çarklar dönmeye başlamıştır artık. Kişi kendisine hayat arkadaşı gibi gördüğü sigarayı daha da çok içmeye başlar nikotinin alışkanlık yapıcı etkisiyle. Nikotin içeren zehirli dumanın içindeki zerrecikler akciğere giderken her seferinde ses tellerinin üzerine yapışarak binlerce kez daha hızlı kanserleşmeye neden olabilecek bir riske girilmiştir artık.
Bazen arkadaşlarımız ben az sigara içiyorum der ama görülmüştür ki günde içilen 4-5 sigarada aynı riski bizlere sunmaktadır. Etrafımızda mutlaka sesi eskiden güzel ve ince olan ancak şuan telefonla konuştuğunda erkek zannedilen bayanlar vardır. Genelde çok sigara, çay ve kahve tüketerek ses tellerine zarar verdikleri gibi birde aşırı konuşma reaksiyonlarıyla iyice ses tellerini hırpalarlar. Çalışmalar göstermiştir ki bayanlarda ki sigara içme alışkanlığının artmasıyla birlikte gırtlak kanserinin bayanlarda görülme sıklığı erkektekine yaklaşmış bazı ülkelerde bu oran kadın lehine artmıştır.
Sigaranın bu bölgede tek etkilediği organ ses telleri değildir, dudaklar, dil, farenks dokusu, soluk borusu ve yemek borusunun girişi de aynı riskle karşı karşıyadır. Setsellerinin hassas yapısı onun daha hızlı etkilenmesinin sebebidir. Bundan dolayı her şeye rağmen ses kısıklığı erken bir uyarıcı olarak gırtlak kanserlerinin erken teşhisinde sesin kansere rağmen korunabilecek ameliyatlar yapılmasında çok önemli bir semptom dur. Sesinde 1 aydan uzun süre kısılma olan kişilerin bir kulak burun boğaz uzmanına gitmesi kaçınılmaz bir durum olmalıdır. Çünkü ses tellinin ortasından başlayan bir kanserde ses kısıklığı erken kanser belirtisi iken, ses tellerinin altından başlayıp yukarı ses telline doğru yayılan veya üstünden başlayıp aşağı yayılan hastalarda bu geç dönem kanser belirtisi olabilir. Bazen de yemek borusuyla ses telinin arka kısmı arasındaki bölge kanserlerinde ses kısıklığı çok geç ortaya çıkar ve hatta olmayabilir. Bunun yerini uzun süredir devam eden yutma zorluğu, yutma sırasında kulak bölgesine kadar vuran ağrıların olması şeklinde belirtiler görülebilir. Bazen kanser o kadar yayılır ki soluk borusunun aşırı kanserli dokuyla dolması sonucu acil soluk borusuna delik açmak gerekir hastanın yaşaması için. Bu hastalarda kaçınılmaz sonuç sesin kalıcı kaybı ve nefes borusuna açılan bir delikten nefes alıp vermek demektir.
Bazılarımızın hiç yanımızdan ayırmadığımız sadık dostumuz sigara her an bizi arkamızdan vurup kalıcı bir sessizliğe mahkum edebilir.